Hayvancılığın Bitmez Çilesi; Fabrika Yemi



Hayvancılığın Bitmez Çilesi; Fabrika Yemi hayvanlar gerek yaban yaşamında gerekse evcilleştirmeden sonraki çiftlik yaşamlarında hep doğanın kendilerine sunduğu çayır otu ile beslenmişlerdir. Çünkü hayvanın doğasında ot yemek vardır. Özellikle ruminantlarda geviş getirmeyi teşvik etmesi nedeniyle kuru otun çok büyük bir önemi vardır.

Entansif dediğimiz pazara yönelik modern hayvancılığa geçilince sadece otun yeterli olmadığı görülmüş ve ilk başta ota protein değeri yüksek bazı yem bitkileri ilave edilmiştir. Ancak daha sonraları verimler arttıkça rasyona enerji değeri yüksek nişastalı tane yemler eklenmiştir. Zamanla hayvanların yaşama ve verim paylarını dengeli biçimde sağlayacak yem maddelerinin bir araya getirilip bir bütün halinde sunulması bazı zorlukları da beraberinde getirmiştir. Buradaki sorun hayvanın ihtiyaçlarını temin edecek yem hammaddelerinin her zaman ve kaliteli olarak hazır edilmesi sorunudur. Bir de verimi olumlu etkileyen vitamin ve minerallerin rasyona nasıl katılacağı önemlidir. Bu nedenle tüm besin maddelerini dengeli biçimde içeren yemlerin fabrikalarda, yani teknoloji kullanarak hazırlanması zorunluluğu ortaya çıkmıştır.

Aslında 1980 yılından önce Türkiye’de devletin Yem Sanayi Anonim Şirketine bağlı sınırlı sayıda yem fabrikası mevcuttu. Ancak 1980 yılından sonra geçilen liberal ekonomi düzeninde özel sektör de fabrika açmaya başladı. Bu arada gelişen hayvancılığın ihtiyacını karşılamak üzere yem fabrikalarının sayısı hızla arttı. Günümüzde Türkiye’de tümü de özel sektöre ait 555 adet yem fabrikası bulunmakta ve bu fabrikaların üretimleri her geçen yıl daha da artmaktadır. Ancak son yıllarda artan fabrika yemi fiyatları hayvan yetiştiricilerinin kendi yemlerini yapmasını teşvik etti.

Tamam, yem hammaddeleri bir şekilde bulunuyordu ama bunların zarar görmeden saklanması ve homojen biçimde karıştırılmasında zorluklar vardı. Bu durum yem karma makinelerinin ortaya çıkmasına neden oldu. Bu makineler sayesinde TMR yani toplam karıştırılmış rasyon hazırlanması kolaylaştı. Hazırlanan bir formüle göre kaba ve tane yemler makineye konularak karıştırılmakta ve belli bir partikül büyüklüğüne göre de kırılarak yem hazırlanmaktadır. Vitamin ve mineraller bu rasyona sonradan katılmaktadır. Günümüzde bir yandan kendi yemini kendisi yapan yetiştiricilerin sayısının çoğalmasına karşın bir yandan da yukarıda değinildiği gibi yem fabrikalarının üretimleri de artmaktadır.

Fabrika Yemi Fiyatları

Fabrika yemi fiyatları yetiştiricilerin her dönemde şikayetine neden olmuştur. Yıllardan beri hangi yetiştiriciye işler nasıl diye sorulsa, süt ucuz yem pahalı cevabı alınmaktadır. Bir de yetiştiriciler süte ne zaman zam gelse fabrikalar yem fiyatını artırıyor söyleminde bulunmaktadır. Ancak son bir yıldır süte zam gelmediği halde fabrika yemi fiyatları %30-40 artmıştır. Bu artışın nedeni fabrikaların yem hammaddelerinin yaklaşık %60’ını, vitamin ve minerallerin neredeyse tamamını döviz karşılığı dışarıdan almalarıdır. Soya fasulyesinde bu oran %90 çıkmış bulunmaktadır. Bunun sonucu olarak da döviz kurları arttıkça doğal olarak fabrikalar hemen yeme zam yapmaktadırlar.

devamı: https://vetrehberi.com/hayvanciligin-bitmez-cilesi-fabrika-yemi/

Yorumlar

Popüler Yayınlar